Türkiye Kime Kalacak

Hey Reader!! To be honest this is the first attempt to write a book review, for sure there will be lots of mistakes, wrong messages but who cares!!

Let me briefly share my comments about the book;

• Unfortunately it is Türkish and only source as English is me:)
• Book written 7 years ago and taking a picture of today’s political situation
• There are repeated sections and it took 4 days to read(I am a slow reader!)
• It is starting with “why AKP had a successful start“(taking a picture of 11/11, world economy, rising shine of BRIC…). After a couple of chapters of start, Ulagay is explaining how AKP become a ruling party and  how it turned from a big dream to a big nightmare(his words) and how supporters, fans think now  differently. Also in the mean time he is trying to give a picture of how democrats should solve their problem focusing on the real roots and how democrats has no plan behind to give a solution for current situation. At the end of the book Ulagay sharing his view on the future and what needed to be done to exceed AKP politics(I am not satisfied with his approach!!)

İlk kitap yorumum olacağı için tüm imla ve yazım hatalarını bağışlayacağınızı umarak kısaca da olsa kitaptan bahsetmek istiyorum, bir de tabi  Türkçe yorum kısmı ile İngilizce yorum kısmı bir olmayacak!!

Osman Ulagay’ın daha önce – sanırım 5-6 yıl oldu – “Özal’ı aşmak için” adlı kitabını okumuştum, açıkçası bunu okurken serinin ikinci kitabını okuyormuşum gibi geldi, bu arada Özal’la ilgili olan kitap açık ara daha iyiydi ve ilgi çekiciydi.

Kitabı Türkiye’ye geldiğim zaman uğradığım Kamber Sahaf’dan aldığımı hatırlıyorum, aslında uzun bir kitap değil ama birkaç defa elime alıp bitiremediğim kitaplardan biriydi… Ulagay Milliyet’te yazdığı dönemlerde(2010), Başbakan’ın eleştirilerine maruz kalıyor(bizzat değil ancak genel medya olarak) ve sonrasında Milliyet’ten ayrılarak bu kitabı yazmaya başlıyor.

Kitap 13 bölümden oluşuyor ve ilk bölümler özellikle AKP’nin kuruluşu, yükselişi ve bunların nedenleri üzerinde duruyor. 11 Eylül ve ekonominin Batı’dan Doğu’ya kayması, AKP’nin ve tabii ki liderinin bir hikayesinin bulunması, Türkiye’nin koalisyonlardan bıkmış bir vaziyette bir kriz atlatması gibi nedenleri çok da detaya girmeden ilk bölümlerde sıraladıktan sonra en can alıcı kısım olan rüyadan kabusa diye adlandırılan bölümler başlıyor.

Bu bölümlerde AKP’nin, onlara tam destek verenleri bile şaşırtacak niteklikte dönüşümü, malum gruplarla olan ilişkileri ve bu ilişkilerden nasıl yararlandığı ve bu kötü gidişin Cumhuriyetçileri ve AKP’den olmayanları nasıl tedirgin ettiği üzerine görüşlerini paylaşıyor.

Hatta notlarıma almıştım, Ahmet Altan’ın “Eksik demokrasi de tam iktidar” adlı makalesinden bir kısmı paylaşıyor. Kısacası asker vesayatinden kurtulduk ancak bu seferde ucunun nereye varacağı ve sınırlarının ne olduğu belli olmayan bir sivil iktidar vesayetine geçişin resmi çiziliyoru anlatiyor Ahmet Altan.

Son bölümlerde laiklerin çözüm yollarının olmayışını, AKP’yi aşmak için ne yapılması gerektiğini ve nasıl hayal ettiğini bahsediyor.

Kitap yer yer tekrara düşüyor – hatta bayaa düşüyor, 169 sayfalık(eklerle) kitabın tekrarsız okunacak kısmı bence 60-70 sayfadır, ya da ben öyle hissettim… Bir de çözümden ziyade durum analizi yapıp nasıl daha iyiye giderizi yüzeysel geçmiş gibi geldi..

Aslında bloğumda yazmak için çok da iç açıcı, mükemmel bir kitap değil – hatta bloğa başlamak için sıkıcı bile  denilebilinir ama bir yerden başlamak gerekli değil mi?